Hamas’ın kurucularından büyük lider Şeyh Ahmed Yasin’in şehit edilmesinden sonra, Hamas’ın Gazze bölgesi genel sorumlusu seçilen Prof. Abdülaziz Rantisi, direniş ve mücadelenin içinde yoğrulmuş bir hayat sürdürdü.
Hicretten sürgüne, zindandan füze saldırısına kadar, Siyonist vahşetin yansıması olan bütün zulümlere muhatap olmasına rağmen verdiği mücadeleden geri adım atmadı.
İşte Hamas liderlerinden Şehit Abdulaziz Rantisi’nin hayatından bazı bölümler:
Hayatının İlk Yılları
‘Filistin’in Aslanı’ lakaplı ve Hamas’ın kurucularından olan şehit lider Abdulaziz Rantisi, 23 Ekim 1947 tarihinde Filistin’in gasp edilmiş bir parçası olan bölgedeki Yafa ile Uşdud arasında kalan Yebna köyünde dünyaya geldi.
1948 yılındaki savaşın ardından, kendisi 6 aylıkken ailesi savaştan kaçarak Gazze’ye sığındı. Mülteci ailesiyle birlikte Han Yunus mülteci kampına yerleşti.
Abdulaziz Rantisi, henüz bebeklik çağında iken ailesi ile beraber hicreti yaşamış, zengin ve varlıklı olan ailesi ile çileli ve yoksulluk içinde bir hayat sürdürmek zorunda kalmıştır.
Rantisi, 11 fertten oluşan ailesinin geçimine katkıda bulunmak amacıyla altı yaşından itibaren okulundan arta kalan zamanlarında iş bulup çalışmaya başladı.
İlk ve orta eğitimini Gazze’deki Birleşmiş Milletler Yakındoğu Filistin Mültecilerine Yardım Ajansı’na bağlı bölge okullarında alan Rantisi 1965 yılında liseden, 1972 yılında İskenderiye Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden üstün başarıyla mezun oldu. Aynı okulda pediatri alanına yüksek lisans yaptı.
Han Yunus’taki Nasır Hastanesi’nde 1976 yılında doktor olarak çalışan Rantisi, 1978 yılında kurulan Gazze İslam Üniversitesi’nde tıp alanında ders vermeye başladı. Bu süreçte Arap Tabipleri Birliği ve Filistin Kızılayı gibi kuruluşlarda da yer aldı.
Müslüman Kardeşler ve Hamas
Gençlik yıllarında işgale karşı fiili direniş amacıyla kurulan Filistin Müslüman Kardeşler cemaatinin örgütlenmesi içinde yer aldı. Hamas’ın şekillenmesinden önce Gazze’de Müslüman Kardeşler Cemaatinin lider kadrosu içinde yer alıyordu.
Mısır’da üniversite yılları esnasında Müslüman Kardeşler Hareketi’ne katıldı. Hareketin Gazze’deki teşkilatlanmasında da yer alan Rantisi, Şeyh Ahmed Yasin ve 5 arkadaşı daha ile birlikte 1987 yılının Aralık ayında Gazze Şeridi’nde Filistin İslami Direniş Hareketi’ni (Hamas) kurdu.
İslami alanda çalışmalar yapan ve Kuran hafızı olan Rantisi, bu yıllarda birçok şiir ve yazı kaleme aldı. Yazıları Arap gazete ve dergilerinde yayınlandı. Aktif bir biçimde siyasetle uğraşan Rantisi, Filistin’de İsrail işgaline karşı yürütülen mücadelenin önemli isimlerinden oldu.
Esaret Yılları
İsrail tarafından 1983-1998 yılları arasında birçok kez tutuklanan Hamas lideri, toplamda 27 ay hapis yattı.
1987 intifadasının başlamasından 37 gün sonra yani 15 Ocak 1988 gecesi, işgalci askerleri Rantisi’nin evini kuşatmaya aldılar ve kendisini tutukladılar.
Böylece onun için zindanlar dönemi başlamış oldu. Aynı zamanda o Hamas’ın resmen kuruluşundan sonra lider kadrosundan tutuklanan ilk kişi oluyordu. Bir ay zindanda tutulduktan sonra serbest bırakıldı.
Ama çok geçmeden 4 Mart 1988 tarihinde tekrar tutuklandı. Bu ikinci tutuklanışından sonra 2,5 yıl zindanda tutuldu. 4 Eylül 1990 tarihinde serbest bırakıldı. Ama aradan sadece 100 gün geçtikten sonra tekrar tutuklandı. Rantisi bütün bu ve benzeri tutuklamalarla, toplam yedi yıl süreyle işgalcilerin zindanlarında kaldı.
Güney Lübnan’ın Mercu’z-Zuhr bölgesine 415 arkadaşıyla birlikte sürgün edilmesinden sonra 17 Aralık 1993 tarihinde Siyonist İsrail direnişçilerin yeniden yurtlarına dönmelerine izin vermek zorunda kaldı. Ama dönüşte Rantisi tekrar tutuklandı.
Bi’ru’s-Sebu hapishanesinde tek kişilik bir hücrede elleri ve ayakları bağlı bir şekilde tutuldu. Günde sadece bir saat, o da zincirlere bağlanmış bir şekilde hücre dışına çıkmasına fırsat veriliyordu. Şeker hastası olduğu halde tedavi edilme isteği bile dikkate alınmamıştı.
İşgal yönetimi bununla da yetinmeyerek ailesinin kendisiyle görüşmesine engel oldu ve ailesine sürekli baskı yaptı. Dört yıla yakın bir süre sonra, 1997 yılında serbest bırakıldı.
9 Nisan 1998 tarihinde, bu defa da Filistin özerk yönetimin zindanına atıldı. Burada da hücre işkencesine maruz kaldı. İki yıla yakın bir süre de özerk yönetim zindanında kaldıktan sonra, 14 Şubat 2000 tarihinde serbest bırakıldı.
Hamas Liderliği ve Şehadeti
Rantisi, 1992 ve 2003 yıllarında İsrail tarafından düzenlenen bir suikast girişiminden kurtuldu.
Hamas’ın kurucu lideri Şeyh Ahmed Yasin’in 22 Mart 2004 tarihinde İsrail tarafından şehit edilmesinin ardından Hamas’ın lideri oldu. Rantisi’nin Hamas liderliği oldukça kısa sürecekti.
Hamas lideri seçilmeden önce 10 Haziran 2003 tarihinde, ABD’nin verdiği helikopterden yine ABD’nin ikram ettiği füzelerden yedi adet Rantisi’nin aracına doğru fırlattı. Ancak Allah’ın izniyle Rantisi yaralı olarak kurtuldu. Suikastta iki Filistinli olay yerinde, Rantisi’nin bir koruma görevlisi de hastanede şehit oldular. Rantisi ve oğlu dâhil 25 kişi de yaralandı.
Abdulaziz Rantisi, 17 Nisan 2004 tarihinde İsrail hava güçlerinin Gazze’de Apache helikopterleriyle düzenlediği saldırıda şehit oldu. Aracına füze atılan Rantisi olay yerinde yaşamını yitirdi.
Rantisi’nin öldürülmeden kısa bir süre önceki sözleri, ölümünden sonra sıkça hatırlanacaktı. Rantisi 22 Mart 2004 tarihinde şunları söylemişti:
“Ölüme burun mu kıvıracağımızı sanıyorlar. Kanserle de olsa, kalp krizinden de olsa ya da bir apachi helikopterinin füzesi ile de olsa ölüm ölümdür. Nasıl gelirse gelsin hepimiz öleceğiz ve hepimiz o günü bekliyoruz. Kalp kriziyle gelmiş, apachi füzesiyle gelmiş hiç bir farkı yok. Ama ben Apachi ile gelecek olan ölümü tercih ediyorum.”