ŞER EKSENİ – İsrail ve Uşak Rejimler Aynı Safta

Ortadoğu kritik bir toplantıya şahit oldu. İşgalci İsrail rejiminin ev sahipliğinde ve “Negev Çölü”nde düzenlenen Negev Zirvesi’ne ABD, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Fas ve Bahreyn dışişleri bakanları katıldı.

Söz konusu toplantı “ABD/ İsrail ekseni yeni oyun kuruyor” değerlendirmesine yol açtı.

İşgalci İsrail rejimi ile “normalleşen” Arap ülkelerinin ve ABD’nin katılımıyla dün Negev’te kritik bir buluşma gerçekleştirildi. Negev Zirvesi, ABD’nin yanı sıra Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri ( BAE), Fas ve Mısır Dışişleri Bakanlarının katılımıyla düzenlendi. Negev Zirvesi’ne İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid’in yanı sıra, BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed Al Nahyan,  Milli Gazete’nin haberine göre Bahreyn Dışişleri Bakanı Abdullatif bin Rashid Al-Zayani, Fas Dışişleri Bakanı Nasır Bourita ve Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükrü ile ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken katıldı. İran ile gerçekleştirilen nükleer görüşmelerin masaya yatırıldığı toplantıda Rusya- Ukrayna savaşı da ele alındı.

Ortadoğu’da İsrail rejiminin hedeflerine ulaşması adına türlü planlara başvuran ABD/İsrail ekseninin Negev’te gerçekleştirdiği buluşma büyük önem arz ediyor. Söz konusu eksenin önümüzdeki süreçte genişlemesinden endişe edilirken Negev Zirvesi ile birlikte emperyalizmin yeni planlarını yürürlüğe koyacağı değerlendirmesi yapılıyor. Bu bağlamda İsrail rejimi ve kimi Arap ülkelerinin özellikle İran’a karşı bir politika oluşturacağı düşünülüyor.

Terör ve işgal devleti Siyonist İsrail’i bölgeye çıbanbaşı olarak yerleştiren ABD’nin Dışişleri Bakanı Blinken ise söz konusu zirveyi överek, “Bir zamanlar imkansız olan şeyler mümkün hale geldi” ifadelerini kullandı.

Blinken, İsrail ve Arap ülkeleri arasındaki normalleşmenin bir sonucu olarak son aylarda bölgede artan ekonomik ilişkilere, güneş enerjisi anlaşmalarına ve diplomatik forumlara övgüde bulundu. ABD’nin söz konusu anlaşmaları desteklemeye devam edeceğini aktaran Blinken, ABD’nin müttefiklerine İran da dahil olmak üzere bölgedeki ortak düşmanlarla yüzleşmesine yardımcı olacağına dair güvence iddiasında bulundu.

Irak ve Suriye’de işgal ettiği topraklarda kurduğu kendi üslerini koruyamayan ABD’nin bu güvenceyi vermesi ise komik karşılandı.