İSRAİL: İran Karşıtı İttifakımız Tam Anlamıyla ÇIKMAZDA

Tel Aviv Üniversitesi Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü yazarları Tamir Hayman ve Sima Shain, İran’a karşı ABD-İsrail-Körfez ittifakının çıkmazlarını ele alan bir makale kaleme aldı. Makalede, İran’a karşı bölgesel ittifakın henüz başarılı olmadığı ortaya konuldu. 

Siyonist çevreler Körfez ülkeleriyle devam eden güvenlik ve askeri ilişkilere odaklanmanın, İran’ın bölgesel hava savunma ittifakı ile ilgili kışkırtıcı açıklamalarına odaklanmaktan daha yararlı olacağını belirtiyor.

İsrail’in bölgesel hava savunma ittifakını kurma ihtiyacına ilişkin söyleminin artmasıyla birlikte, Siyonist çevreler, İran’ın bu adımı engellemek için Körfez ülkelerindeki üst düzey yetkililerin bu eğilimde olmadıklarını söylemelerine sebep olan açık tehditler savurduğunu öne sürdü.

Arabi21 haber sitesine göre, Siyonist çevrelerden yapılan yorumlarda, Tel Aviv’in Tahran’ın Körfez ülkelerine hava savunma alanında İsrail’le işbirliğini geliştirmemeleri yönünde tehditleri eşliğinde yaptığı baskıları izlerken aynı zamanda Körfez ülkelerinin Tahran’la gerginliği hafifletmeyi tercih ettiğini de gördüğü belirtiliyor.

Habere göre, Körfez ülkelerinin bu tercihi hem Tahran’la iyi geçinmek hem İsrail’in Tahran’ın önünde küçük düşürülmesini engellemek ve özellikle her halükarda birçok siyasi ve teknolojik zorlukla karşı karşıya olduğu için onunla işbirliği ihtiyacını gizli ve gözden uzak tutmak anlamına geliyor.

Tel Aviv Üniversitesi Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü yazarları Tamir Hayman ve Sima Shain, adı geçen enstitünün dergisine yazdıkları makalede, İsrail Savaş Bakanı Benny Gantz’in bölge ülkeleriyle işbirliğini geliştirmek için Pentagon ve Amerikan yönetimi ile çeşitli temaslarda bulunduğunu bildirerek, bu temasların ABD kuvvetlerinin Irak hava sahasına girip İsrail’e doğru yönelmiş iki İran insansız hava aracına müdahalesinin yanı sıra son yıllarda İran ve onun işbirlikçilerinin askeri ve stratejik bölgelerine ortak operasyonlar düzenlenmesi gibi somut neticeler alındığını kaydetti.

Arabi21 tarafından tercüme edilen araştırmada, İsrail-Amerika-Körfez ülkeleri üçlüsünün verdiği uğraşların, İran’ın güvenlik üstünlüğünü pekiştirerek aynı zamanda Körfez rejimlerini, büyük çoğunluğu İsrail’le yakınlaşmaya karşı olan halkları nezdinde küçük düşürdüğü ifadeleri yer aldı.

Operasyonel anlamda İsrail-Körfez işbirliğiyle ilgili başka bir endişenin varlığına işaret edilen yazıda, Tel Aviv’in uydu istihbarat bilgilerini, Demir Kubbe müdahale sistemlerini ve yerel yapım sihirli değneği kullanırken Körfez ve Arap başkentlerinin Amerikan, Rus ve Çin sistemlerinin karışımı olan bir savunma sistemi kullandığını belirtildi.  Bunun da Körfez yetkililerinin İran’a yeşil ışık yakarak, bölgedeki hiçbir ülkeye karşı bölgesel bir ittifak kurulmasını desteklemediklerini açıkça söylemeye ittiği ifade edildi.

İsraillilerin araştırmasının sonuç kısmında şu ifadeler yer aldı:

“Bu gelişmeler ve açıklamalar, füze ve insansız hava aracı fırlatma kabiliyetini etkin ve caydırıcı bir şekilde kanıtlamış İran karşısında bölgenin çıkmazını ortaya koyuyor. İran, ulaştığı bu imkanlarla Körfez ülkelerinin üst düzey yetkililerini masaya oturtmaya mecbur bırakarak kendisine karşı İsrail ile bölgesel ittifak yapmayacaklarını itiraf ettirmek zorunda bıraktı.”