MESCİDİ AKSA’ya Destek Verdiğim İçin ABBAS Güçleri İŞKENCE Yaptı

Kudüs’e destek ve ABD Başkanı Trump’ın Kudüs kararını protesto etmek için yapılan gösteri ve eylemlere katılması sebebiyle Filistin Yönetimi güçlerince tutuklanan ve Eriha’daki cezaevinde bir müddet tutulduktan sonra serbest bırakılan Filistinli aktivist Kuteybe Azim, Filistin Enformasyon Merkezi’ne verdiği röportajda, niçin tutuklandığını, tutuklanma sürecini ve cezaevindeyken gördüğü işkence ve aşağılanmayı anlattı.

Mescidi Aksa’ya destek

Süreci anlatan Azim şunları söyledi: “Nablus’taki istihbarat birimi tarafından ifadeye çağrıldım. Oraya varır varmaz beni tutuklayıp merkezdeki El-Cüneyd cezaevine götürdüler. Benim için daha önce belli olmayan tutuklanma sebepleri yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı.”

Tek suçunun, Mescidi Aksa için yapılan son gösterileri düzenlemek olduğunu belirten Azim, bu güçlerin kendisini Hamas’ı kast ederek belli bir hareket ve örgüt adına gösteri düzenlemekle suçladıklarını söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Beni cezaevine götürür götürmez sorguya aldılar. Sorular peş peşe gelmeye başladı. Her şeyden soruyorlardı. Hatta Siyonist işgal güçlerine yönelik bazı gençler tarafından yapılan bireysel eylemlerin arkasında kimin olduğunu bile sordular. Bu arada şahsıma yönelik alaycı tavırlar ve aşağılamaların yanında yüzüme vurmaya başladılar. Sorgunun ardından beni bir insanın kalıp yaşayamayacağı kadar kötü bir hücreye götürdüler.”

Sokulduğu hücre ve içindeki şartlarla ilgili bilgi veren Azim “Yağan yağmur içeri girdiği gibi, soğuk hava da içeri giriyordu. İçinde ne bir sergi ne de bir battaniye vardı. Ayakkabılarımı yastık yaptım. Sorgunun bitmesi üzerine beni Eriha’da istihbarata ait cezaevine naklettiler” dedi.

İşkence

Eriha’da Filistin Yönetimi istihbaratına ait cezaevine götürüldükten sonra yaşadıklarını anlatan Azim sözlerini şöyle sürdürdü:

“Eriha’ya varınca gözlerim kapalı ve ellerim de arkadan bağlı olduğu halde saatlerce işkence ettiler. Ardından yine sergisi ve örtüsü olmayan bir hücreye götürdüler. İçeri girince tiksindirici bir koku hissettim. Birkaç gün böyle devam etti.”

“Yapmadığım bazı işleri kabul etmem için gördüğüm işkence ve falakanın ardından bu kez beni iki günlüğüne başka bir hücreye götürdüler. Ağır işkenceler nedeniyle bir hayli bitkin düşmüştüm.”

“Onları tatmin edecek bir ifade alamayacaklarını anlayınca sorguyu sonlandırdılar ancak beni başka metotları denemekle tehdit ettiler. Bu süre içinde beni savcılığa çıkarmadıkları gibi hakimin karşısına da çıkarmadılar. Avukatım veya ailemden biriyle de görüştürmediler.”

Azim sözlerini şöyle sürdürdü:

“Mescidi Aksa’ya desteğin, yardım ve dayanışmanın; takip, kovalama, işkence, dayak, sorgu ve aileden mahrum bırakılma gibi cezalar gerektiren bir suça dönüşmesinden dolayı hayal kırıklığı yaşıyorum.

Sorgudaki adamların ‘Mescidi Aksa ile dayanışma faaliyetleri sadece Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ)’nün işidir’ demeleri, aslında Filistin gençlerin genelde Batı Yaka’da, özelde ise Mescidi Aksa’da olup bitene karşı seyirci kalmalarını istediklerini gösteriyor.”

Filistinli aktivist Azim daha önce birkaç kez Siyonist işgal güçleri tarafından tutuklanıp zindana atılan eski esirlerden olduğu gibi, Filistin Yönetimi güçleri tarafından da tutuklanan siyasi tutuklulardandır.

İşgal güçleri gibi Filistin Yönetimi’ne bağlı güçler tarafından da birkaç kez ifadeye çağrılmış, zindana atılmış ve işkence görmüştür.