Filistinli Muhammed İSRAİL Zindanlarında GÖZLERİNİ KAYBETTİ

İşgalci Siyonistlerin zulmünden bahsediyoruz…

Filistinli genç Muhammed Duveykat (31) Siyonist işgal rejimi İsrail zindanlarına girerken gözleri görüyordu. Ancak birkaç ay sonra bu genç gözlerini kaybetti, hem de hayatı boyunca…

Muhammed, yürürken yerin sallandığı o eski genç değil artık. Dün delikanlıydı, canlıydı, hareketliydi, çevresindeki bütün renkleri görüyordu. Ama bugün tek başına yürüyemiyor, gezemiyor ve dolaşamıyor. Yolunu bulması için birinin yardımına ihtiyacı var. Çünkü işgalci birkaç ay tedavisini ihmal ettiği için gözlerini kaybetti.

Siyonist işgal güçleri Aralık 2016’da Muhammed Duveykat’ı evinden aldı. İki hafta önce Nablus’un batısında yer alan Tel köyünden sözlüsü Ala Aside ile nişan yapmıştı. Babasının anlattığına göre, Muhammed tutuklanırken hiçbir sağlık sorunu yoktu.

Gözyaşlarına karışan tebessümler

Muhammed Duveykat’ın annesi ve nişanlısı Ala Aside, dikenli tellerin arkasından belirecek Muhammed’i beklemeye başladılar. Uzun süre beklemek umurlarında değildi. Uzun süre uzakta kalan genç Muhammed topluluğun arasında görünmeye başlayınca sevinç gözyaşlarına boğuldular.

Topluluk arasında bulunan Muhammed’in annesini bulmak için elleriyle etrafı yoklamasını ve gelen sesleri kulağıyla anlamaya çalışıp annesiyle eşini bulma çabasını gören annesi onu kucaklayamadan ve gül kokusunu koklamadan yere düştü.

O anda annesinin önünde çömelen Muhammed önce ayaklarını öptü sonra annesine sarıldı. Annesi gözyaşlarıyla onu kucakladı.

Karşılaşma zor geçmesine rağmen nişanlısı Ala’nın kulağına eğilip “Sağlığın için Allah’a hamd ediyoruz sevgilim” diye fısıldamasını duyan Muhammed, aşığın tebessümüyle sevgilisinin başını bulup alnından öptü.

Tıbbi ihmal

Özgürlüğe kavuşan Filistinli esir Muhammed Duveykat yaptığı açıklamada yaşadıklarını şöyle anlattı: “Zindanda iken 24 Ekim 2017’de gözlerimde büyük bir yanma hissetmeye başladım. Sanki gözüme kor ateş koymuştular. Cezaevi revirine gidip durumu anlattım. Cezaevi doktoru bana bir merhem ile bir göz damlası verdi. Birkaç gün sonra ağrı daha da arttı, özellikle sol gözümde büyük bir acı hissediyordum. Doktor bu kez başka bir merhem verdi. Beni uzman doktora sevk etmeyi reddetti. Ertesi gün gözlerimdeki ağrı ve sancı hafifleyeceğine daha da arttı. Sağ gözümdeki ağrı da arttı. Gözlerim önce buğulandı sonra tamamen göremez oldum.”

Tekrar doktora gittiğini söyleyen Muhammed, doktorun üç gün tedaviye devam etmesini talep ettiğini, kendisinin doktora “gözlerimi kaybettim, göremiyorum diyorum siz bana üç gün daha zaman veriyorsunuz” demesine rağmen doktorun üç günlük tedavi sürecinde ısrar ettiğini söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu şekilde iki hafta hep geçiştirmekle uğraştılar. Cezaevi doktoruyla görüşmelerim fayda vermiyordu. En basit hakkımı bile kullanamıyordum. Bu sefer esirler devreye girip, tedavimin yapılmaması durumunda isyan başlatacaklarını ve koğuşu ateşe vereceklerini söylediler. Ertesi gün Siyonist cezaevi idaresi talepleri kabul etti ve beni El-Afule Hastanesine götürdüler. Doktorlar bana korneada meydana gelen iltihap nedeniyle bu kadar sıkıntı çektiğimi söylediler. İltihabın buradan retinaya sıçradığını ifade ettiler. Bana ilaç verip iki ay sonra gözlerimde iyileşme olacağını söylediler. Bu tedavinin üzerinden dört ay geçmesine rağmen bir iyileşme meydana gelmedi. Hatta durumum daha da kötüleşti diyebilirim.”

Bunun sorumlusu Siyonist işgal rejimidir

Muhammed’in babası Şeyh Mazin Duveykat “Muhammed genetik hastalık nedeniyle gözlerini kaybetti” diyen işgalcinin iddialarını yalanlayarak “Muhammed’in dedeleri seksen yaşlarında oldukları halde gözlüksüz Kur’an okuyabiliyorlardı” dedi.

Oğlu Muhammed’in gözlerini kaybetmesinden tamamıyla Celbu’ cezaevi idaresini sorumlu tuttuklarını belirten Şeyh Mazin “Siyonist işgalci oğlumun gözlerine karşı işlediği cinayetin ardından bunu meşru göstermek için bazen bunun Muhammed’in bağışıklık sisteminden kaynaklandığını iddia ederken, bazen de genetik olduğunu iddia ediyor. İşgalcinin işlediği cinayetin araştırılıp ihmali olanların da cezalandırılması için bir soruşturma komisyonu kurulmasını istiyorum” ifadesini kullandı.

Muhammed’in özgürlüğe kavuşmasıyla Nablus’taki Rafidya Devlet Hastanesi esirin durumunu takip etmek için bir komisyon kurdu. Komisyonun önümüzdeki günlerde test ve muayene sonuçlarını inceledikten sonra tedavi için süreç başlatacağı belirtildi.