Kameraların önünde işlenen cinayet işgalcinin insan hakları yalanlarını deşifre ettiği gibi, dünyanın çifte standart tavrını da gözler önüne serdi.
Durra, 30 Eylül 2000 tarihinde Aksa İntifadasının ilk günlerinde babasının arkasına sığındığı sırada kameraların önünde işgal güçlerinin onlarca kurşununa hedef olmuş ve şehit olmuştu.
İşgalcinin vahşi yüzünü ortaya çıkaran Muhammed Durra’nın şehit edilişi, Filistin halkının duygularını harekete geçirmiş, işgal ordusuna karşı Filistin’in her tarafında gösteriler düzenlenmesine neden olmuştu.
Fransız kanalının kayıtta olduğu bir sırada, Gazze’nin Salahaddin Caddesinde çıkan çatışmalar arasında kalan Muhammed ve babasının üzerine her taraftan mermiler yağmaya başladı. Küçük bir duvarın arkasına sığınan baba oğula ateş açan işgal güçleri, ciğerparesini korumaya çalışan babayı sağ elinden vururlar.
Ardından çocuk önce sağ ayağından vuruldu. Vurulunca çocuk “köpekler beni vurdu” diyerek bağırmaya başladı. Ateşi kesmeyen işgal güçleri, Muhammed’i tekrar vurdular. Muhammed’e isabet eden kurşunlar sırtından çıktı.
Şehit olmadan önce babasına seslenen küçük Muhammed “babacığım merak etme, iyiyim. Onlardan korkma” dedi. Babasının bacakları üstünde canını teslim eden Muhammed’in görüntüsü insanlığı ağlattı ve insanlık vicdanını sarstı.
28 Eylül 2000’de başlayan Aksa İntifadası dengeleri alt üst edip özgürlük yolunda yeni bir aşamayı inşa etti.
İntifada, Likud Partisi lideri Şaron’un altı Knesset üyesi, iki bine yakın asker ve onlarca yerleşimciyle Müslümanların duygularını hiçe sayarak Mescidi Aksa’ya baskın yapmasına karşı başladı. Aksa’da başlayan intifada kısa sürede bütün Filistin topraklarına yayıldı.
Daha çok silahlı çatışma şeklinde kendini gösteren bu intifadada 4 bin 412 Filistinli şehit olurken, 48 bin 322 kişi yaralandı. Bu sürede işgal cephesinde de 1000 kadar Siyonist asker ve yerleşimci hayatını kaybetti, 5000’den fazlası da yaralandı.