Yediot Ahronot gazetesi Siyonist rejimin önünde bulunan tehditleri inceledi.
Amos Yadlin mezkur gazetede şöyle yazdı: İsrail’in önündeki tüm tehditlerle mücadele etmek için öncelikle Amerika ile geniş işbirliği kurulmalı ve Rusya ile kuzey cephesinde ortak menfaatlerin temini üzerinde çalışılmalıdır.
Siyonist yazar şunları da ekledi: Son dört ayda İsrail şu altı tehdit ile karşı karşıya kaldı;
1) İran’ın nükleer gücü
2) İran’ın Lübnan ve Suriye’de yerleşme çabası
3) S-300 sisteminin Suriye’ye girişi
4) Lübnan Hizbullah’ının tehditleri
5) Gazze’deki durumun kötüye gitmesi
6) Batı Şeria’da yanan ateş
Yadlin makalesine şöyle devam etti: Bu tehditlerin en önemlisi İran’ın nükleer gücüdür, gerçi bu yılın sonuna kadar önemli bir olay beklenmiyor ancak İran’ın nükleer enerji anlaşmasından ayrılması öngörülüyor. Zira yaptırımlar önümüzdeki kasım ayında tekrar uygulanacak ve İran bir kez daha uranyum zenginleştirme çalışmalarına baştan başlayacak.
İsrail, İran’ın nükleer faaliyetleriyle mücadele edebilmek için Amerika ile işbirliği stratejisi izlemelidir. İran; Suriye ve Lübnan’daki nüfuzunu, askeri üslerinin İsrail tarafından hedef alınmasına rağmen iki ülkede de daha kararlı şekilde arttırmaya başlamıştır ve bu durum İsrail için tehdit oluşturuyor.
Amos Yadlin makalesine şu cümlelerle devam etti: Şimdiye kadar İsrail’in adımları İran’ın çabasını engelleyemedi, İran’ın güçlü varlığının Lübnan’da genişlemesi İsrail için işleri zorlaştırarak kuzey cephesini patlamanın eşiğine getirdi.
Rusya’nın S-300 sisteminin Suriye’ye girişi İsrail Hava kuvvetlerinin faaliyetlerini kısıtladı ve İsrail’i onları hedef almaya zorladı. Sonuç, İsrail ile Rusya arasındaki gerilimin artması olacaktır. Şu an büyük patlama Filistin topraklarında özellikle de Gazze’dedir. Filistin Özerk Yönetiminin lideri, Hamas’la ilgili büyük bir hata yaptı ve ateşkes çözümünün icrasına yardımcı olmak yerine Gazze halkı üzerindeki ekonomik baskıyı arttırdı.
Ebu Mazen’in bu tavrı, HAMAS ile İsrail arasındaki savaş ateşini alevlendirip Hamas’ı zayıflatmak ve Özerk Yönetimi de Gazze’de güçlendirmek amacı taşıyor. Aynı şekilde Batı Şeria’da da durum oldukça kritik zira halkın taleplerini bastırma çalışmaları bu bölgede şiddet kazandı ve bunun yanında Amerika’nın Özerk Yönetime baskıları ve Ebu Mazen’in zaafları bölge halkının patlamasına neden olabilir.
Yadlin ayrıca şunları belirtti: Tüm bu alanlar İsrail liderleri için birer sınav alanıdır ve bunlarla mücadele için ortak bir çabaya da ihtiyaç vardır. Mezkur altı güvenlik tehdidi, siyasi iç çekişmeleri geçerek ölüm kalım meselesi ile ilgili kararların alınacağı bir kabine seçimine ihtiyaç duyuyor.