Koronavirüs salgınının Siyonist Rejim İsrail ve işgal altındaki topraklarda yayılmasına rağmen Siyonist Rejim Kabinesi koronavirüs arkasında gizlenerek kendi yayılmacı siyasetlerini izlemeye devam ediyor.
Siyonist Rejim İsrail sağlık bakanlığının son istatistiklerine göre 945 İsraillinin koronavirüse yakalandığı onaylandı. Yakalananların sayısı ise git gide artmaktadır. Bir kişi ise bu hastalıktan dolayı hayatını kaybetmiş ve 20 kişinin durumu da kritik olarak açıklanmıştır.
Siyonist Rejim İsrail çalışma idaresi ise koronavirüsün yayılması ile İsrail’de işsizliğin de dört kat daha arttığını bildirip koronavirüs başlamadan önce yüzde 4 kadar olan işsizlik oranının hastalığın yayılmasının ardından yüzde 16.5’a ulaştığını duyurdu.
Buna rağmen Siyonist Rejim İsrail elebaşısı Binyamin Netanyahu koronavirüse yakalananların sayısının artmasına ve ekonomik sonuçlarına aldırmadan hala Filistinlilere karşı koronavirüs kılıfında bile hasmane siyasetlerini izlemeye çalışmaktadır.
Aslında yerleşim alanları inşa etme Siyonist kabinelerin özellikle de Binyamin Netanyahu kabinesinin Filistinlilere karşı son onyıldaki en önemli siyasetlerinden olmuştur.
Bu süreç ve yerleşim alanları inşa etme Binyamin Netanyahu için o kadar önemlidir ki Birleşmiş Milletler Teşkilatı Güvenlik Konseyi’nin Aralık 2016’da yerleşim alanlarının inşasını durdurma yönündeki 2334 sayılı kararını bile ihlal etmeyi göze almıştır. Aslında yerleşim alanları inşa etme Siyonist Rejim için bu rejimin ve Yahudi devletin ülküsü doğrultusundaki coğrafyanın gerçekleşmesi ve işgal topraklarının tamamen Yahudileştirilmesi anlamına geliyor.
Gerçekte yerleşim alanlarının inşa etmesi ile hem Siyonist Rejim İsrail’in dini niyetleri hem de yayılmacı ve toprak genişletme siyasetleri gerçekleştirmek istenmektedir.
Şimdi de Siyonist Rejim yetkilileri koronavirüsün yayılmasını fırsat bilerek işgal altındaki topraklarda kendi aşırı siyasi hedeflerini gerçekleştirmek ve yerleşim alanlarını inşa etmek istiyorlar.
Burada dikkate alınacak bir başka nokta ise Siyonist Rejim İsrail’in koronavirüsün yayılması fırsatından Kudüs’ü tamamen işgal etme yönünde kullanmak istemesidir. Koronavirüsün yayılması bahanesi ile şimdi de Filistinlilerin toplanması özellikle de Mescid-i Aksa’daki bir araya gelmeleri engellenmiştir. Siyonist Rejim ayrıca Kudüs mahalleleri ile Batı Şeria’yı ayırmaya çalışmaktadır.
Gerçekte Siyonist Rejim kabinesi Amerika hükümeti tarafından tanıtılan sinsi ırkçı Yüzyılın Anlaşması çerçevesinde koronavirüsün yayılmasını da Kudüs’ü tamamen ele geçirme fırsatı olarak yararlanmaktadırlar.
Bu doğrultuda Filistin Kurtuluş Örgütü ise şöyle bir açıklamada bulundu: ” Siyonist Rejim İsrail, diğer ülkelerin koronavirüs ile mücadelesini ve uğraşmasını fırsat bilerek yerleşim alanlarını genişletip Kudüs’ü diğer bölgelerden ayırmaktadır. “
Bunların yanı sıra Siyonistler bir yandan da koronavirüsü Filistinli esirlere karşı bir baskı aracı olarak kullanmaktadırlar.
Siyonist Rejim İsrail Filistinli esirlerin Koronavirüsten korunması için hiçbir sağlık hizmetleri vermemesinin yanı sıra onları tam tersi koronavirüse yakalanmalarına zemin hazırlıyor.
Filistinli esirler ve gaziler işleri komitesi başkanı Kadri Ebu Bekir ise bu hususta bir açıklamada bulunarak Siyonist Rejimin Askalan zindanında esirleri hastalığa yakalatmak için hasta doktorları oraya gönderdiğini söyledi.
Bu girişimlerin toplamı ise Netanyahu’nun koronayı Filistinlilere karşı yasa dışı ve insanlık dışı siyasetlerini uygulamak için kullanmak istediğini gösteriyor.
Netanyahu gelecek günlerde yıllarca iktidarda bulunmasının ardından iktidarda uzaklaşacağı bir dönemde Filistinlilere karşı bu hasmane siyasetleri uygulamak istiyor.