Esirlerle ilgili çalışan Filistinli kuruluşlar, geçen aylarda Filistin Esir Günü (17 Nisan) münasebetiyle ayrıntılı raporlar yayınladılar. Hukuk merkezleri yayınladıkları raporlarda şu anda işgalci İsrail rejimi zindanlarında aralarında 57’si kadın ve 300’ü çocuk olmak üzere 6500 Filistinli esirin olduğunu ifade ettiler.
Siyonist çetelerin 1948 tarihinde işgal ettikleri Filistin toprakları üzerinde Siyonist İsrail rejimini kurmakla başlattıkları tutuklamalardan şimdiye kadar 1 milyon Filistinli nasibini aldı.
1987’de başlayan taş intifadasıyla, 2000’de baş gösteren Aksa İntifadasının Filistin halkının yaşadığı en sıkıntılı dönemler olduğuna dikkat çekilerek, bu dönemde işgalci askerlerin gelişi güzel binlerce kişiyi tutukladıkları ifade edildi.
28 Eylül 2000’de başlayan Aksa İntifadasında 100 bin Filistinli tutuklandı. Bunlardan 15 binini yaşları 18’in altında olan çocuklar oluştururken, 1500’ünü kadınlar oluşturdu. Yine bu dönemde 70 vekil ve bakanı tutuklayan işgal rejimi 27 bin idari ceza verdi.
Raporların verdiği rakamlara göre şu an itibariyle işgal rejimi zindanlarında 13’ü çocuk 57 kadın ve 300 de erkek çocuk bulunuyor.
İşgal rejimi zindanlarında kesintisiz yirmi yıldan fazla süre kalan esirlerin sayısı 44’e yükselirken, bunlardan 29’unu 1993 yılında imzalanan Oslo İlkiler Anlaşmasından önce tutuklanan Filistinliler oluşturuyor.
Aynı şekilde şu anda 500 esir idari cezalarla cezaevlerinde tutulurken, biri kadın 13 milletvekili de zindanda yaşıyor. Esir milletvekillerinin en eskileri, 2002 tarihinde tutuklanan ve 5 müebbet cezası verilen Mervan El-Bergusi’dir.
Şubat 2017’de cezaevinde şehit olan Muhammed El-Cellad ile birlikte işgal rejimi zindanlarında şehit olan esir sayısı 210’e ulaştı.
Filistinli esirler bu süreç boyunca bir çok kez bireysel ve toplu açlık grevi yaptılar. En son da 17 Nisan esirler günü münasebeti ile başlatılan ve ilk başta 1500 kişinin katıldığı sonraki katılımlar ile sayının 3000’lere ulaştığı toplu açlık grevi zaferle sonuçlandı.
Filistinli esirlerin grup gözetmeksizin Vahdet içinde tabi oldukları bu açlık grevi Siyonist Rejimin geri adım atmasına sebep oldu ve esirler ile Siyonist Rejim arasında bir anlaşma ile Direniş sonuçlandı.