“İsrail” Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü [INSS] tarafından hazırlanan bir raporda, gelecek yılın stratejik değerlendirmesinin yanı sıra, “düşman tehditler” sıralandı.
INSS’ye göre, İran’a karşı tam bir savaş dile getirilirken, Hizbullah ve Suriye devletinin 2019’un en tehlikeli tehdidi olarak sınıflandırılmasını içeriyor.
Enstitü başkanı Binbaşı Amos Yadlin, raporu “İsrail” kuruluşu başkanı Reuven Rivlin’e sundu. Raporda, “2018’in başlarında, İran’ın Suriye’deki askeri kabiliyetini güçlendirme ve Hizbullah’a gelişmiş askeri yetenekler sağlama çabalarını yoğunlaştırdığı” belirtildi. Raporda, “Düşman İran girişimine karşı sert askeri faaliyetler uyguladığı ve saldırılarının Suriye’deki İran altyapısına zarar verdiği” iddia edildi.
Raporda, “İran’ın Suriye’deki konumundan vazgeçip vazgeçmeyeceği”, “Suriye devletinin gücünü istikrara kavuşturmak ve Suriye ordusunun Rusya tarafından desteklenmesi” uyarısı, “İsrail” ordusunun bölgedeki çalışma özgürlüğünü sınırlandıracağı uyarısı yapıldı.
“Suriye’deki gelişmeler nedeniyle, İran – İsrail ile savaşmak için kullanılan – biriktirme gücünün bir kısmını Irak ve Lübnan’a aktardı” diye ekledi.
“İran’ın Hizbullah’ın Lübnan’daki gücünü arttırma konusundaki desteğinin yeni olmadığı doğru. Ancak son yıllarda Tahran’dan Hizbullah’a aktarılan silahların kalitesi endişe verici” dedi.
Rapora göre, Siyonist İsrail için ana endişe kaynağı, Hizbullah’ın ağır roket güdümlü mermilerinin hassas füzelere dönüştürülmesinin yanı sıra hava savunmasını iyileştirmesi ve uzun menzilli deniz füzeleri sağlaması olarak kayedildi.
Rapor, düşmanın Lübnan’daki İran’ın “hassas projesine” yönelik çabalarının, Suriye’deki son yıllarda olduğu gibi farklı ve karmaşık koşullarda yönetilebileceğini belirtti. Kuzeyde tam ölçekli bir yüzleşme olursa, bir cephe ile sınırlı kalmayacağı konusunda uyardı. Raporda şu ifadelere yer verildi: “Kendimizi İsrail’in kuzeyde İran, Suriye, Hizbullah’la ve Gazze Şeridi’ndeki [terörist direniş hizipleri] terör örgütleriyle karşı karşıya geleceği bir durumda bulacağız.”
Raporda “Gazze’deki Hamas’la savaş olasılığının önümüzdeki yıl, tehdidin ciddiyeti ciddi oranda azalmış olsa bile, çok muhtemel” olduğunu belirtti.
Raporda, güneyde muhtemel bir krizin tırmanışı ana nedenlerinden biri Gazze Şeridi’ndeki sosyo-ekonomik durumun bozulması, Gazze’de Filistin İdaresinin Hamas’a uyguladığı baskı etkileyebilir.
Raporda, Batı Şeria’daki durumun kötüye gitmesi uyarısında bulunuldu ve kurumun Filistin otoritesinin istikrarını zayıflatması ve Abu Mazen döneminin sona ermesi ihtimaline karşı hazırlıklı olması gerektiğini belirtildi.