Filistinli kadın esirlerin dışarıya gönderdikleri ve Mehcetu’l-Kudüs Müessesesi’ne de ulaşan mektupta esirler, gardiyanlarla cezaevi idaresinin kendilerine karşı tutumlarının çok kötü olduğunu, ziyaret esnasında işgalci görevlilerin esir ailelerine kötü söz söylemeleri, sıkıntı yaratmaları, bağırıp çağırmaları, saygısızlık etmeleri nedeniyle içerideki durumun patlama noktasına geldiğini ifade ettiler.
Esirler mektuplarında Şaron Cezaevi’nden Damon Cezaevi’ne nakledilen esirlerin cezaevi idaresine kitap, resim, yazılı belge ve mektup gibi özel eşyalarının da getirilmesi için defalarca başvuruda bulunmalarına rağmen halen cevap alamadıklarını belirterek, durum böyle devam etmesi durumunda cezaevi idaresine karşı protesto adımları atacakları uyarısında bulundular.
Esirler mektupta ayrıca, Filistinli esirlerden Kudüslü İsra Riyad Cemil Ceabis’in sağlık sorunları yaşadığını, cezaevi idaresinin bu konuda gereken tıbbi desteği vermediğini ve onun tedavisinde ağır davrandığını, cerrahi operasyona ihtiyaç duyduğunu, ancak şimdiye kadar bir randevu vermediklerini, Ceabis’in vücudundaki yanıklar nedeniyle büyük bir eziyet içinde olduğunu, cezaevi revirinde ise kendisini denek olarak kullanıp üzerinde ilaç test ettiklerini ifade ettiler.
Aracındaki tüp patlaması sonucu vücudunun büyük bir kısmı yanan Ceabis 11 Ekim 2015 tarihinde tutuklandı. Ağır şekilde yaralanmasına ve vücudunda derin yanıklar oluşmasına rağmen terörist muamelesi gören Ceabis tedavi edilmeden zindana atıldı.
Uzun soluklu bir tedaviye ihtiyaç duyan Ceabis’in durumu, işgalcinin insanlık dışı muamelesi nedeniyle zindanda ağrı kesici ilaçlar verilerek geçiştiriliyor.