28 yıllık esaret… Ömür boyu hapse mahkum edilen Filistin esir Abdunnasır İsa’nın iradesini kırmak için işgalci hâlâ çaba harcıyor… Fakat Siyonist rejimin kelepçeleri ve zincirleri onun iradesini kıramadı; hâlâ işgale karşı direnmekte, gardiyan ve cezaevi tahakkümüne meydan okumaktadır.
Cihad mirası
Filistinli mücahit ve kahraman Abdunnasır İsa 1 Ekim 1968 yılında Nablus’ta dünyaya geldi. Siyonist rejimin evlerini yıkmak için askeri karar almasından sonra İsa’nın ailesi Belata Mülteci Kampına yerleşti. İşgal rejimi aile reisi İsa’nın babası Ebu Şakir’i tutuklayıp yedi yıl hapse mahkum ettikten sonra evini yıkmak veya mühürlemek içi askeri karar çıkarmıştı.
Abdunnasır Filistin’deki diğer taş atan çocuklar gibi daha küçük yaşlarından itibaren işgalci İsrail’e karşı yapılan gösteri ve yürüyüşlere katılıyordu, özellikle 1976 yılında yapılan ve abisinin kurşunlarla yaralandığı gösteriye yürekten katılmıştı.
Yaralanması ve öğrenci faaliyetleri
Sabra ve Şatilla katliamlarını protesto etmek için 1982 yılında Kudüs’ün Belata Mülteci Kampında yapılan gösteriye katılan Abdunnasır çıkan çatışmada işgal güçlerinin kurşunlarıyla sol bacağından yaralandı.
Aynı yıl babası nispeten daha sakin olan Nablus’un kenar mahallerindeki İslam Okulu’nda okumasını istedi. Yaralandıktan sonra hayatından endişe duyan babası burada okumasında ısrar etti. Burası onun dini bağlığının arttığı dönüm noktası oldu. 1983 yılında Belata Mülteci Kampındaki Müslüman Kardeşler Cemaatine intisap etti. Belata’nın eski camisinde komutan Cemal Mansur’a biat etti.
Aynı yıl Üstad Cemal Mansur’un bizzat liderlik ettiği okuldaki öğrenci komisyonuna üye oldu.
Birinci tutuklanma
İşgal güçlerinin yasak yayınların bulunduğu gerekçesiyle kampta gerçekleştirdiği geniş ve kapsamlı baskında 1986 yılında tutuklandı. Cemal Mansur ve diğer tutuklularla birlikte El-Faria Cezaevine nakledildi.
1988 yılında yine Belata Mülteci Kampı yakınlarında meydana gelen şiddetli çatışmaların ardından ikinci kez tutuklandı. Darp edilen Abdunnasır kardeşleriyle birlikte yine El-Establ olarak bilinen El-Faria Cezaevine götürüldü.
Tekrar yaralanması ve askeri eylem
Birinci İntifada faaliyetleri kapsamında Belata Mülteci Kampında yapılan halk gösterilerinde kendisi iki ayağından yaralanırken annesi yedi plastik mermiyle yaralandı.
Aynı yılın Mayıs ayında Abdunnasır gizli askeri eylemlere başladı. Şeyh Ömer El-Cibrini komutasındaki Hamas hücresine üye oldu. Özel eğitim alan hücre ve dolayısıyla Abdunnasır işgal güçlerinin bulundukları noktalara patlayıcı yerleştirme planları yapıp bu konuda eğitim alıyordu. Aynı şeklide işgal askerlerine molotof ve el yapımı patlayıcı atma eylemlerini gerçekleştiriyordu.
Aynı yıl içinde işgal güçleri aralarında Abdunnasır’ın da bulunduğu hücre üyelerinden Ömer Cibrini, Kamil Ebu Hammade, Yusuf Ka’bi ve şehit Vail Selame ile diğer şahısları tutukladılar. Bunun yanında Şeyh Yusuf Es-Sirkeci’nin liderlik ettiği hücredeki şahıslar da tutuklandı.
Evinin yıkılması
Abdunnasır’ın tutuklanmasıyla işgal güçleri İsa ailesine ait evi yıktığı gibi, aynı hücrede yer alan Yusuf Ka’bi’nin evini de yıktılar.
1988 yılında tutuklanan Abdunnasır ağır işkencelere maruz kaldı. Sorgudan çıkıp zindana atılınca Cenin ve Nablus’taki Siyonist cezaevlerinde Hamas’ın emirliğini kurdu. Siyonist zindanlara Hamas’ın düşünce ve yapısını taşıyan ilk kişi Abdunnasır ve kardeşleridir. 1990-1991 yıllarında Nablus’un büyük cezaevinde Hamas ve Cihad hareketlerinin emirliğini üstlendi.
Dayf ile diyaloğu
1994 yılı kendisinin El-Kassam Tugayları komutanı Muhammed Dayf ile görüşme yılıdır. Kassam hücrelerinin Batı Yaka’da yeniden yapılandırılmasıyla ilgili bilgi ve görüşlerini beyan eden mektuplar gönderdi. İletişimi mektup ve Kassam şehidi Sad El-Arabid gibi elçiler aracılığıyla sağlıyordu.
Yeniden serbest kalan ve mücadeleye devam eden Abdunnasır, Şabak ve işgal güçlerinin Belata Mülteci Kampındaki evine yaptıkları baskın ve tutuklama girişimlerini başarısız kıldı. 19 Ağustos 1995’te tutuklanıncaya kadar işgalcinin arananlar listesindeydi. Kendisini daha önce tutuklamak isteyen işgal güçleri ve Şabak’tan uzun süre kaçmayı başardı.
1995 yılı başında takip edilirken ve çok iyi bir şekilde gizlenmeyi başaran Abdunnasır Filistin otoritesi altında yeni kontrol edilen Gazze’ye defalarca sızıp burada Yahya Ayyaş, Ebu Halid Ed-Dayf ve daha birçok komutanla görüşmüştür.
Bu haliyle tekrar Nablus’a dönmeyi başaran Abdunnasır Kassam’ın Batı Yaka’daki yapılanmasını özellikle istişhad hücrelerini yeniden yapılandırmayı başardı.
Zamanlı bomba
Abdunnasır Ağustos1995 yılında tutuklanıncaya kadar düşmanın hesaplarını alt üst eden, moralini ve psikolojisini bozan birçok feda eylemini planlamış ve hayata geçirmiştir. Nablus’ta El-Hac Nemir Camii yakınlarında gece saat dokuzda pusu kuran işgal güçleri kendisiyle mücadele arkadaşını tutuklayıp sorgu merkezine götürdüler. Sorgu hücresinde çok ağır işkencelere maruz kaldılar.
İşgal güçlerinin Abdunnasır ve arkadaşlarına yönelik yaptığı ağır baskılar ve işkenceler bizzat işgal rejimi güvenlik birimi içinde de tartışmalara neden olmuş, basına yansımış ve hiçbir şeyi itiraf etmemeleri nedeniyle kendilerine ‘Zamanlı Bomba’ ismini vermiştiler.
Ağır sorgu ve işkencelerin ardından mahkemeye çıkarılan Abdunnasır’a iki müebbet verildi. Üçüncü hakim ise idam talep etti. Bir yıl sonra Bi’ri Saba Cezaevinde arkadaşlarıyla birlikte kaçmak için on metre tünel kazmak suçlamasıyla tek kişilik tecrit odasına kapatıldı.
Abdunnasır İsa 2005 yılında Siyonist işgal rejimi zindanlarında Hamas’a bağlı Yüksek Liderlik Heyetini kurdu. Hamas’tan heyete ilk başkan olarak da kendisi seçildi. İkinci, üçüncü, dördüncü, beşinci ve yedinci dönemlerde ise kardeşleri Yahya Es-Sinvar, Ruhi Müştehi, Salih El-Aruri, Abdulhalik En-Netişe ve diğer komutanlar gibi üye olarak kaldı. Altıncı dönemde (2015-2017) ise başkan yardımcısı ve genel koordinatör olarak seçildi. Şu anda 2019-2021 dönemi için heyete bağlı siyasi komisyon sorumlusu olarak görev yapmakta, zindanlardaki akademik eğitim dosyasını takip etmektedir.
Siyonist cezaevi idaresinin bütün engellemelerine rağmen İbrani Üniversite’sinden Siyasi Bilimler ve Uluslararası İlişkiler diploması aldı. Yine 2009 yılında Demokratik Araştırmalar teziyle aynı üniversiteye mastır tezini verdi. Kayıt yaptırdığı aynı üniversitenin Biyolojik Düşünce Programından Siyonist cezaevi idaresi güvenlik nedenlerle kaydını sildi.
2011 yılında Mervan El-Bergusi ve Refik Ahid Ğilme gibi direnişçi arkadaşlarıyla birlikte ‘Tutuklanmaya Karşı Direniş” ismiyle hazırlanan kolektif bir çalışmayı kitap olarak yayınladı.
Siyonist işgal rejimi Siyonist asker Gilat Şalit’e karşılık Filistinli esirlerin serbest bırakılmasını ön gören esir takası anlaşmasına esir Abdunnasır’ın dahil edilmesini işgal rejiminin güvenliği için tehdit oluşturduğu gerekçesiyle kabul etmedi.
Akademik çalışmalarını sürdüren Abdunnasır, 2014 yılında Kudüs Üniversitesi’nden İsrail Araştırmaları çalışmasıyla mastır diplomasını aldı.
Abdunnasır diğer kahraman komutan ve mücahitlerle birlikte Hamas’ın askeri kanadı durumundaki Kassam Tugayları’nın yeni bir esir takas anlaşmasıyla işgale karşı direnişlerini özgürleştirilmiş Gazze’de veya özgürleştirilmeyi bekleyen Batı Yaka ve Kudüs’te devam ettirmek için özgürlüğe kavuşmayı bekliyor.