El-Hudari bugün yaptığı basın açıklamasında, bu saldırının İsrail’in Kudüs’ü Yahudileştirme, izole etme, kuşatma altında tutma, Batı Yaka’dan koparma ve başkenti Kudüs olacak bir Filistin devletinin kurulmasını engelleme planının bir parçası olduğuna dikkat çekerek, “Durumun kötüleşmesinden en fazla Gazze zarar görmektedir. Filistin halkının dönüş, geleceğini tayin etme, başkenti Kudüs olacak bağımsız devletini kurma hakkı vardır” dedi.
Amerika ve İsrail’in baskıları sonucu Filistin davası ve Filistinlilerin geleceğiyle ilgili korkunç sonuçlar ortaya çıkmaya başladığını belirten El-Hudari sözlerini şöyle sürdürdü: “İşgalci İsrail Filistin davasını tasfiye etmek için Kudüs, Batı Yaka ve Gazze’ye karşı birkaç düzlemde gerçek manada bir savaş yürütüyor. Birincisi, Batı Yaka’yı ayırmak ve can damarlarını koparmak için var olan Yahudi yerleşkelerini genişletiyor, çıkarına olacak şekilde hassas noktalara yenilerini ekliyor, çevre yolları inşa ediyor; şehirdeki mülteci kampları ile köyleri birbirinden; Gazze ve Kudüs’ten koparıyor. İkincisi, Kudüs’ü tamamen ilhak ediyor ve Yahudileştiriyor. Bu plan gittikçe tırmandırılarak hayata geçiriliyor. El-Han El-Ahmer’in hedef alınması Kudüs’ün geri kalan kısmının Yahudileştirilmesi, Gazze üzerindeki kuşatmanın sürdürülmesi ve burayı Batı Yaka ve Kudüs’ten tamamıyla koparmak içindir.”