Ebu Erteyme, Barışçıl gösterilerin sınır boyunca devam etmesini sağlamak için yürüyüşü düzenleyenlerin çaba ve gayretlerini sürdürdüğünü, önümüzdeki Cuma’nın da “Filistin Bayrakları Cuması” olarak ilan edildiğini ifade etti.
Büyük Dönüş Yürüyüşü’ne yönelik destekleyici tavırları ve özgür ve onurlu bir yaşam ve zorla çıkarıldıkları evlerine dönme talebinden başka bir şey istemeyen sivil ve savunmasız insanlara yönelik cinayet işleyen işgalciyi kınayarak Filistin halkından yana ilkeli bir duruş sergileyenleri takdirle karşıladıklarını kaydetti.
Siyonist işgal askerlerinin vahşi ve barbarca saldırılarına rağmen barışçıl olma özelliğini yitirmeyen bu gösteri ve yürüyüşlerin daha fazla destek göreceğini umut ettiklerini belirten Ebu Erteyme, bu gösterilerin barışçıl bir şekilde sürdürülmesi için birçok görüşme yapıldığını ve çaba harcandığını hatırlattı.
Dönüş yürüyüşlerinin durdurulmasına karşılık Rafah Kapısı’nın sürekli açılması için bazı Arap çevrelerin baskı yaptıklarına dair basında çıkan haberlere de değinen Ebu Erteyme şunları söyledi:
“İnsanlar inanarak ve kendiliğinden meydanlara indiler. Bu konuda alınacak karar halkın elindedir. Sınıra akın eden mahşeri kalabalık özgürce ve onurlu bir şekilde yaşamak istiyor. Bunun dışında bir arzu ve talebi yok.
Ortaya koyduğu fedakârlığı istismar edenleri veya kendi çıkarları için kullanmak isteyenleri reddediyor. Siyasi hiçbir şart öne sürmeden buyursun Rafah Kapısı’nı açsınlar. İnsanlar ulusal hakları için savaşıyor ve mücadele ediyor.”
30 Mart Filistin Toprak Günü’nde Gazze’yi 1948’de işgal edilmiş topraklardan ayıran sınır bölgesinde başlayan ‘Büyük Dönüş Yürüyüşü’nün ilk Cumasında 15 kişi şehit olurken 2000’e yakın kişi de yaralandı.
İşgal güçlerinin vahşice saldırılarına, cinayet ve tehditlerine rağmen Gazze’deki barışçıl yürüyüşünü sürdüren masum ve korumasız Filistin halkına saldırılarına devam eden işgal güçleri şimdiye kadar 32 kişiyi şehit etti, 3000’e yakın kişiyi de yaraladı.