Hamas Sözcüsü Abdullatif el-Kanu yaptığı yazılı açıklamada, Filistin halkının işgal girişimlerine karşı direniş fitilini ateşlerken, İsrail İstihbarat ve Özel Operasyonlar Enstitüsü (Mossad) Başkanı Yossi Kohen’in, önümüzdeki günlerde Arap ülkelerinin liderleriyle görüşeceği ve Barı Şeria’nın ilhak planı konusunda liderleri bilgilendireceği yönündeki açıklamalarının çok tehlikeli olduğunu belirtti.
Mossad Başkanının, önümüzdeki günlerde Arap devlet yöneticileriyle bir araya geleceğini söylemesi üzerine konu hakkında açıklamalarda bulunan el-Kanu, “Söz konusu ziyaretin, Batı Şeria’nın ilhakı için gerekli zemini oluşturmak için atılan bir adım olduğunu ancak bu girişimin başarısızlıkla sonuçlanacağını” söyledi.
Hamas’ın yöneticilerinden olan ve aynı zamanda hareketin sözcülüğü görevini yürüten el-Kanu, Mossad Başkanı Kohen’in tehlikeli sularda yüzdüğünü belirterek, Kohen ile görüşmenin kabul edilmesi durumunda Filistinlilere karşı suç işlenmiş olacağını kaydetti.
İsrail’in işgaline karşı direniş gösteren Filistin halkının desteklenmesinin hem dini hem de insani bir vecibe olduğunu vurgulayan el-Kanu, İsrail istihbaratı veya rejimi tarafından teklif edilen görüşmelerin reddedilmesi ve tüm kapıların İsrailli yöneticilerin yüzüne kapatılması gerektiğini belirtti.
Arap ülkeleri başta olmak üzere İslami devletlerin başkentlerinde Siyonist Yahudilerin ağırlanmasını Filistinlilere yönelik affedilmeyen suçlar kategorisinde değerlendirdiklerini söyleyen Hamas sözcüsü el-Kanu, “İsrail ile normalleşme girişimlerinin Filistin halkının sırtına hançer saplamak anlamına geldiğini” söyledi.
İsrail merkezli yayın yapan haber sitelerinin, Siyonist Mossad Başkanı Yossi Kohen’in önümüzdeki günlerde, Ürdün, Mısır ve diğer Arap ülkelerinin liderleriyle görüşeceğini duyurmuştu.
Arap devletleri yöneticileriyle bir araya gelmeyi planlayan Kohen’in, görüşme içeriğinin İsrail’in işgal altındaki Batı Şeria’nın bazı kısımlarını “ilhak” etme planıyla ilgili liderlerin görüşlerini dinlemek olduğu bildirildi.
ABD Başkanı Donald Trump’ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile 28 Ocak’ta Beyaz Saray’da düzenlediği basın toplantısında açıkladığı sözde Orta Doğu barış planında, Batı Şeria’daki yasa dışı Yahudi yerleşim yerlerinin “İsrail’in toprağı” olarak kabul edilmesi ve Tel Aviv yönetiminin Filistin’e ait Ürdün Vadisi üzerindeki hakimiyetini sürdürmesi maddeleri yer alıyordu.