Orta Doğu turu kapsamında İsrail’e gelen Pence, ziyaretinin ikinci gününde İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin ile Batı Kudüs’te bir araya geldi.
Pence, Rivlin ile yaptığı toplantıda, “ABD Başkanı Trump, Kudüs’ün İsrail’in başkenti olarak tanınması kararının bölgede kalıcı barışın sağlanması, on yıllarca süren çatışmaların sona erdirilmesi ve anlamlı barış görüşmelerinin başlaması için bir fırsat hazırlayacağına inanıyor.” dedi.
Kudüs’ün “İsrail’in başkenti” olduğuna bir kez daha vurgu yapan Pence, “İsrail’in başkenti Kudüs’te olmaktan gurur duyuyorum ve Knesset’te (İsrail parlamentosu) ilk defa konuşma yapan ABD Başkan Yardımcısı olmaktan da onur duyuyorum.” ifadelerini kullandı.
Pence, ABD-İsrail ilişkilerinin hiç olmadığı kadar iyi olduğunu ancak daha da ileriye götürmek için çaba sürdüreceklerini belirterek, “Dün de söylediğim gibi Başkan (Donald) Trump, Dışişleri Bakanlığına, Büyükelçi (David) Friedman ile (İsrail’deki ABD büyükelçisi) çalışarak, elçiliğimizin Kudüs’e gelecek yılın sonundan önce taşınması sürecinin tamamlaması için talimat verdi.” şeklinde konuştu.
ABD’nin İran ile yapılan nükleer anlaşmasına ilişkin tavrının net olduğunu ve “Nükleer anlaşmada bazı değişiklikler yapma zamanı geldi.” diyen Pence, “Başkan Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması, ABD’nin İsrail’e olan bağlılığının en net göstergesi olacaktır.” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Siyonist İsrail Cumhurbaşkanı Rivlin ise yaptığı açıklamada, “Maalesef bir tür trajedi yaşıyoruz. Ne yazık ki bazıları hala İsrail devletinin varlığını dahi kabul etmiyor. Ancak biz ‘Kudüslüler’ olarak, Başkan Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması kararıyla gurur duyuyoruz.” dedi.
Rivlin, Trump’ın Kudüs kararının İsrail’in kuruluşunun 70. yılında kendileri için bir hediye mesabesinde olduğunu belirterek, “Biz topraklarımıza Holokost’un (Nazi Yahudi soykırımı) tazmini bağlamında gelmedik. Döndük çünkü burası atalarımızın topraklarıdır.” ifadelerini kullandı.
Filistin-İsrail sorununa da değinen Rivlin, “Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın geçen hafta sarf ettiği sözlere rağmen bizim iki halk arasında güveni inşa etme yolu oluşturmamız gerektiğine inanıyorum. Maalesef güven yok.” şeklinde konuştu.