İran Devrim Muhafızları Ordusu, ‘Kudüs Günü’ münasebetiyle yayınladığı bir bildirde, “Filistin topraklarının İngiltere ve ABD’nin komplosuyla Siyonist Rejim tarafından işgal edilmesi ve Filistin halkının kuşatılmasından 72 yıl geçiyor. Ancak bu yara hala dünyadaki Müslüman ve özgürlük isteyen milletlerin kalbini acıtıyor. Aynı zamanda Filistin meselesinin önemli bölgesel, uluslararası ve İslami meselelerin başında yer aldığına neden olmuştur” ifadelerinde bulundu.
Devrim Muhafızları Ordusu tarafından yayınlanan bildiride şu ifadelere yer verildi:
“İran İslam Cumhuriyeti Kurucusu İmam Humeyni’nin 1979 yılında mübarek Ramazan ayının son cumasını ‘Kudüs Günü’ olarak ilan etmesiyle birlikte, İslam ümmetinin ve dolayısıyla insan toplumunun Filistin meselesine ilgisi arttı. Aslında Filistin meselesi işgal altındaki toprakların ötesine geçerek, Siyonist Rejim’in destekçilerine meydan okumaktadır.
İran İslam Cumhuriyeti’nin Kudüs’ün özgürleşmesi ve Filistin davasına desteği, özellikle Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı Kudüs Gücü’nün oluşması ardından stratejik bir hedef olarak Siyonist Rejimin hayallerini suya düşürdü.”
Şehit Korgeneral Kasım Süleymani’yi direniş cephesinin güçlendirilmesi ve Siyonist Rejimin ortadan kaldırılması yönünde bir ‘eksen’ olarak niteleyen Devrim muhafızları Ordusu, ‘Yüzyılın Anlaşması’ planının hedefleri ve Batı Şeria’nın işgal altındaki topraklara ilhak komplosuna değinerek, “ABD ve Siyonist Rejim tarafından desteklenen bu plan, Kudüs topraklarını işgal edenler için başarı değil, aksine yakın gelecekte Siyonist Rejimin ölüm saatinin akreplerini hızlandırarak bu rejimi tarihin çöplüğüne gömecektir” değerlendirmelerinde bulundu.
Açıklamada ilaveten “Filistinli grupların Siyonistlere karşı direniş yolunu seçtikleri durumunda bölgedeki bazı ülkelerin hain liderlerinin ‘Siyonistlerle ilişkileri normalleştirme’ eylemlerinin arkasındaki gerçekler, direniş ekseninin İran İslam Cumhuriyeti’nin önderliğinde Kudüs intifadasını desteklemeye devam etme stratejisinin önemli başarılara ulaştığını, Siyonist Rejimin çöküşünün hızlanması ve ‘Yüzyılın Anlaşması’ planının iptalini gösteriyor” denildi.