Siyonist İsrail’de yayımlanan Haaretz gazetesinde yer alan bir köşe yazısında, 24 Haziran seçimlerinden Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın zaferle çıkmasının, Siyonist İsrail için en olumlu senaryo olabileceği ifade edildi.
Davide Lerner imzalı yazıda, Gazze Şeridi’ndeki olaylar sonrası Siyonist İsrail elçisini bir süreliğine ülkesine gönderen Türkiye’nin, ikili ticari anlaşmaların iptaline ise yanaşmadığına dikkat çekildi.
Türkiye Meclisi İsrail Anlaşmalarını İptal Etmemişti
Siyonist İsrail ve Türkiye arasındaki tüm anlaşmalarının iptali için TBMM’ye verilen önerge ise Türkiye Meclisinde yapılan oylama ile reddedilmişti.
Türkiye yönetiminin Siyonist İsrail’le ekonomik ilişkilere dokunmaktan imtina etmekle suçlandığı belirtilen makalede şu ifadeler yer alıyor:
“Erdoğan, seçim manifestosunda İsrail’le anlaşmaları iptal etmekten bahsetmiyor. Belki de anlaşmayı yapan kendisi olduğu için… ‘Kudüs kırmızı çizgimiz’ ve ‘Filistin yalnız değildir’ gibi seçim sloganları elbette var ama bunların ne anlama geldiğine değinilmiyor.”
Makalede, 16’ıncı yüzyıldaki Osmanlı-Venedik savaşına atıfta bulunuluyor:
Krizler Olur Ticaret Devam Eder
II. Sultan Selim’in Osmanlı’nın Yahudi tüccarlar ile Venedikli tüccarların takası için yaptığı müzakerelerden bahsedilen yazıda şöyle deniyor:
“Sultan’ın kendi deyimiyle, ticaretin devamı için tüccarlar özgür olmalıydı ve bu tüccarların ‘devletlerarası meselelerle’ de ilgisi yoktu. Bu prensibe göre, bir yandan savaş sürerken, ticaret de devam edebilirdi. Bazılarının ‘Yeni Sultan’ lakabını taktığı Erdoğan, rakipleri tarafından seçimler yaklaşırken İsrail’e yönelik ‘işler tıkırında’ stratejisi nedeniyle eleştiriliyor.”
Türkiye – İsrail Hava Yollarında Büyük Kâr
Haaretz yazarı Lerner, ticari ilişkiler zarar görürse ilk kurbanların “Türk Hava Yolları ve Pegasus Havayolları” olacağını söylüyor ve iki havayolu şirketinin İsrail – Türkiye seferlerinden büyük kâr elde ettiğini ileri sürüyor.
Makale şu ifadelerle son buluyor:
“Erdoğan’ı muhalefetin dediği gibi şehrin İsrail destekçisi adamı ilan etmek kulağa çelişkili gelebilir. Sonuçta İsrail-Türkiye ilişkilerinin en güçlü çağına son veren siyasetçi de oydu. 2009’da Davos konuşmasında moderatörü ‘One minute’ (Bir dakika) diyerek susturdu ve dönemin Cumhurbaşkanı Şimon Peres’e Gazze operasyonu sonrası ‘İsrail’in öldürmeyi çok iyi bildiğini’ söyledi. Türkler arasında bir efsaneye dönüştü.”
“Seçimler öncesi onu İsrail’e fazla yumuşak davranmakla suçlamak, bir Batılı diplomatın değişiyle ‘Kraldan daha kralcı’ davranarak oyları toplama çabasıyla açıklanabilir.”
Erdoğan İsrail İçin En İyi Seçenek
“Ancak seçim kampanyalarını izleyen uzmanlar, Erdoğan’ın İsrail için en iyi seçenek olduğunu söylemeden edemiyor.”
Haaretz yazısında, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kudüs bizim kırmızı çizgimiz” ve “Filistin yalnız değildir” gibi sloganlarda bulunduğunu fakat bu sloganların gerçekte ne anlama geldiğinin ise belirtilmediği yani altının nasıl doldurulacağının her zaman meçhul olduğuna işaret edildi.
Haberin Siyonist Haaretz Gazetesindeki Aslı
=> In Turkish Elections, Erdogan Could Well Be Israel’s Best Bet