1948’de işgal edilmiş Filistin topraklarında faaliyet yürüten İslami Hareket’in Başkan Yardımcısı Şeyh Kemal el-Hatib, Mescidi Aksa’nın yeni tip koronavirüs salgını tehdidiyle karşı karşıya olduğunu ama işgal virüsünün daha tehlikeli olduğunu söyledi.
Koronavirüs gibi bir pandemi salgını sebebiyle ilk kıblemiz Mescidi Aksa’nın ilk defa ibadete kapatıldığını hatırlatan Kemal el-Hatib, “Ama diğer taraftan bakılırsa zalim İsrail sebepsiz yere şu ana kadar onlarca defa Mescidi Aksa’nın kapısına kilit vurdu.” dedi.
İşgalci İsrail’in Mescisi Aksa’yı ibadetlere, cemaatle namaz kılmaya kapattığına dikkat çeken Filistinli lider el-Hatib, “İsrail, 2017 yılında, işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’nın kapılarını kapatmasının yanı sıra kapılarına X-ray cihazları ile dışına çevresini gözetlemek amacıyla kameralar yerleştirdi. Gazze halkının Kudüs’e girişini engelledi.” ifadelerini kullandı.
Filistinlilerin Mescidi Aksa’yı hiçbir zaman yalnız bırakmadığını vurgulayan İslami Hareket Başkan Yardımcısı Şeyh Kemal el-Hatib, Mescidi Akasa’da sabah namazı, ilim halkaları, Aksa’yı çocuklara sevdirme ve ödül yarışmaları gibi projelerle Kudüslülerin mescide sahip çıktığını söyledi.
İşgal altındaki Doğu Kudüs’ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi olma özelliğini taşıyor.
Siyonist işgal yönetimi, Mescid-i Aksa’nın zaman ve mekân olarak mevcut statükosunu değiştirmeye yönelik adımlarını son yıllarda artırdı.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi’nden yapılan bir yazılı açıklamada, Mescid-i Aksa’nın 144 dönümlük arazisiyle sadece Müslümanlara ait olduğu belirtilerek, Mescid-i Aksa’nın tamamının ya da bir kısmının statüsünün değiştirilmesine yönelik girişimlere karşı uyarıda bulunulmuştu.