İSRAİL’in Gazze ÇATIŞMA Hayali Suya Mı Düştü?

Siyonist işgal güçleri ve askeri aygıtları, Gazze sınırında barışçıl bir şekilde intifadasını sürdüren devrimci Filistinli gençlerin yeni yöntemleri karşısında tam bir bocalama yaşıyor.

Bazen sanki donanımlı bir ordu karşısındaymış gibi katliam yapıyor, bazen de gösterilerin barışçıl ve toplumsal yönünü bitirmek için direniş güçlerini askeri misillemeye zorluyor. Ancak uzmanlara göre işgal rejiminin tutumu, savaşı idare etmede oldukça dikkatli davranan ve mantıklı hareket eden Filistin direnişi karşısında başarısızlıkla sonuçlanıyor.

Gazze’nin içlerine saldırı

30 Mart’ta Büyük Dönüş Yürüyüşü başlamadan önce Siyonist lider ve komutanlar yürüyüşlerin başlaması durumunda buna misilleme olarak direnişe ait iç kısımlardaki noktaların vurulacağı tehdidinde bulundular. Ancak bu tehditler devrimci gençlerin sınıra yürüyüp, Filistin bayraklarını dalgalandırmalarına ve barışçıl gösterilerde bulunmalarına engel olmadı.

Siyonist işgal uçakları bu süre içinde direnişe ait bazı noktaları vurmaktan kaçınmadı. En son Çarşamba günü işgal uçakları Gazze limanında iki tekneye saldırdıkları gibi, Gazze’nin kuzey kesiminde direnişe ait bir noktayı altı füzeyle vurdular.

İşgal ordusu saldırılardan sonra yaptığı açıklamada, uçakların Hamas’a ait altı yapıyı hedef aldığını iddia ederken, Hamas sözcüsü Abdullatif Kanu’ yaptığı açıklamada bu tırmandırmanın işgalcinin ‘Dönüş ve Kuşatmayı Kırma Yürüyüşlerini’ durdurmada gösterdiği başarısızlığın bir sonucu olduğunu söyledi.

Oyunun kuralları

İşgal rejimi, Gazze’nin doğu sınırı boyunca ordusunun gücünü bitirmeye çalışan oyunun kurallarını değiştirmek istiyor. İyad El-Kara’nın ifadesiyle işgal rejimi en son direnişle olan mücadelede yeni politika geliştirdi. Gazze sınırında meydana gelen sızma, gösteri veya kendisine zarar veren bir eyleme karşılık direnişin içerdeki noktalarından birine saldırma kararı aldı.

El-Kara “İşgal rejimi direnişi zayıf bir noktada tutmak istiyor. Böylece Dönüş Yürüyüşü gösterilerinin barışçıl boyutuna zarar vermemek için direniş güçleri misillemede bulunmasın ve uçaklara karşı uçaksavar kullanmakla yetinsin” dedi.

Bu konuda El-Kara’ya katılan siyasi analist İbrahim Habib, Dönüş Yürüyüşü gösterileriyle çok acı çeken Siyonist işgal rejiminin direnişin çatışmak ve silahlı olarak olayları tırmandırmak istemediğini bildiği için onu açık bir çatışmaya çekmek için çaba harcadığını belirtti.

Ancak iki analist de direnişin en azından bu aşamada silahlı çatışmayı tırmandırmak istemediği, bunu fırsat bilen işgalcinin ise caydırıcı bir ortam hazırlamak istediği hususunda hemfikir.

Direniş nerede başarılı oldu?

El-Kara’ya göre, direniş güçleri kendilerine ait noktaların hedef alınması karşısında misillemede bulunmamanın kolay ve yutulur bir şey olmadığını çok iyi biliyorlar. Ancak direniş güçleri bundan daha önemli bir hususu amaçlıyorlar. O da Gazze sınırındaki dikenli telleri barışçıl gösteri yapan Filistin devrimci gençlerin önünde sarsmaktır. Bunun neticesinde gençler kolay bir şekilde oraya varacak, onun yarattığı korku duvarını aşacaklar.

Siyasi analist değerlendirmesinde ayrıca şunları söyledi: “İşgal rejimi sınırdaki barışçıl gösterileri bitirmek amacıyla Gazze’deki direniş güçlerini askeri bir çatışmanın içine çekmek için birçok yöntem ve girişimde bulundu. Bunu başarması durumunda dünyaya barışçıl gösteri yapanları vurmayı daha güçlü bir kanıtla savunabilecekti. Ancak direnişin mantıklı ve soğukkanlı hareket etmesi onun Dönüş Yürüyüşü gösterileri karşısındaki yöntemlerinde bocalamasına neden oluyor.”

Araştırmacı Habib de El-Kara’ya katılarak, direnişin bu aşamayı büyük ustalık ve maharetle idare ettiğini, bununla işgalcinin gösterileri silahlı çatışmaya dönüştürerek, Büyük Dönüş Yürüyüşü gösterilerinin Filistin davasına verdiği güç, kuvvet ve ivmeyi bitirmesi için işgalciye altın fırsat vermediğini ifade etti.