İşbirlikçi Fas Yönetimi: İsrail İle Normalleşme, Zor Bir Karardı

Fas Başbakanı Sadeddin el-Osmani, ülkesinin Siyonist İsrail’le normalleşmeye varmasının alınması zor bir karar olduğunu ve şu ana kadar ertelenmesinin de bundan kaynaklandığını belirtti.

Katar merkezli El-Cezire televizyonuna konuşan el-Osmani, Batı Sahra meselesinin herhangi bir takasla ilişkilendirilmesini istemediklerini belirterek, Batı Sahra savaşında elde edilen zaferin İsrail’le normalleşme kararıyla eş zamanda açıklanmasının zaruri koşulların bir gereği olduğunu ifade etti.

ABD Başkanı Donald Trump, 10 Aralık Perşembe günü yaptığı bir açıklamayla, Fas ve işgalci İsrail’in tam diplomatik ilişki kurulmasına yönelik anlaşmaya vardığını ve Batı Sahra’da Fas’ın hakimiyetini tanıdıklarına dair bir bildirge imzaladığını duyurmuştu.

Trump, sosyal medya platformu Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Batı Sahra üzerinde Fas’ın hakimiyetini tanıdığımız bir bildiri imzaladım. Fas’ın ciddi, güvenilir ve gerçekçi özerklik teklifi, kalıcı barış ve refah için tek, kalıcı çözümdür.” ifadesini kullanmıştı.

Bunun mukabilinde Fas Kralı 6. Muhammed de aynı gün Siyonist İsrail’le ilişkilerin “en yakın zamanda” kurulacağını bildirmişti. Bölgesel ve uluslararası araştırmacılar ise, Fas Krallığı’nın, ABD’nin Batı Sahra’da Fas’ın hakimiyetini tanıması karşılığında İsrail’le normalleşme kararı aldığı değerlendirmesinde bulunuyor.

El-Cezire televizyonu muhabirinin, “İsrail’le ilişkileri normalleştirme yönünde karar almak zor muydu” şeklindeki sorusuna Fas Başbakanı Sadeddin el-Osmani, “”Şüphesiz. Yoksa bu zamana kadar ertelenir miydi?” yanıtını verdi.

Fas, bu kararla, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve Sudan’ın ardından İsrail’le son birkaç ay içinde diplomatik ilişki kuran dördüncü Arap ülkesi, Mağrib bölgesinde ise ilk ülke oldu.

El-Osmani, Batı Sahra’nın tabiyetini tanımak isteyen çok sayıda ülkenin olduğunu ancak böyle bir adımı atmaya cesaret edemediğini belirterek, ABD’nin büyük bir devlet olduğunu ve ABD’nin son kararıyla birlikte söz konusu ülkelerin de bundan cesaret alarak yakın zamanda Batı Sahra’nın tabiyetini tanıyacağını düşündüğüne dikkat çekti.