Arap Birliği’nin ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nın Kudüs’ü ve Mescid-i Aksa’yı destekleyen birçok kararı olduğunu hatırlatan Heniyye, söz konusu kararları etkin bir şekilde uygulamanın vaktinin geldiğini belirtti.
Heniyye, işgal rejiminin Mescid-i Aksa’yı zaman ve mekan bakımından ikiye bölmek, kendisini Mescid-i Aksa’nın idaresine yetkili tek otorite olarak kabul ettirmek istediğini ifade etti.
İşgal rejiminin 14 Temmuz’da Mescid-i Aksa’yı kapattığını ve işgal yönetiminin inatla dayattığı uygulamalar nedeniyle hâlâ kapalı sayıldığını belirten Heniyye, söz konusu uygulamaların Harameyn’in kardeşinin kutsallığına yönelik açık bir saldırı olduğunu söyledi.
Mescid-i Aksa’nın Arap ve İslam ülkeleri liderlerinin vicdanlarına seslendiğini ve yardım istediğini dile getiren Heniyye, işgal rejiminin Mescid-i Aksa’da emrivaki yapma girişimi karşısında sessiz kalınamayacağını bildirdi.
Mescid-i Aksa’nın işgal edilmesinden bu yana 50 yıldır böyle bir ihlal görmediğini belirten Heniyye, işgal rejiminin Mescid-i Aksa’ya tümüyle el koyma planını hayata geçirmeye her zamankinden daha çok kararlı olduğuna dikkat çekti.