İşgal rejiminin esirlere zorla yemek yedireceği haberleri üzerine Esirler Yüksek Liderliği bir bildiri yayınladı. Bildiride heyet “Siyonist terör bakanlığının, Siyonist doktorların bile reddettiği esirlere zorla yemek yedirme işi için dışarıdan paralı doktorlar getirme niyeti esirlerin hayatı için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Aynı şekilde bu girişim, Özgürlük ve Onur direnişini onur ve şerefleriyle sürdüren esirlere yönelik baskı ve terörün bir başka şeklidir” ifadesini kullandı.
Siyonist basın yayın organları, işgal rejimindeki Doktorlar Sendikasının işgal rejiminin esirlere zorla yemek yedirme talebini reddetmesi üzerine, dışarıdan paralı doktorlar getirme niyetinde olduğunu ifade ettiler.
Yüksek liderlik yaptığı açıklamada esirler için öldürücü bir girişim olan bu adımın savaş ilanı anlamına geldiği konusunda işgal rejimini uyararak, böyle bir adımın cezaevlerinde patlamalara neden olacağını ve bunun sonuçlarından da sadece işgal rejiminin sorumlu olacağını ifade etti.
İşgal yönetimini açık ve net bir şekilde uyarıp tehdit eden Esirler Yüksek Liderliği Heyeti “İşgal yönetimiyle cezaevi yönetimine şunu söylemek istiyoruz: Bu durumda sadece biz acı çekmeyeceğiz. Böyle bir cinayete teşebbüs ederseniz, aynen bizim gibi siz de acı çekeceksiniz” dedi.
Siyonist işgal rejimi zindanlarındaki Filistinli esirler, Siyonist işgal yönetiminin gasp ettiği haklarının iade edilmesi ve esirlere uygulanan hukuksuz uygulamalara son verilmesi için Filistin Esir Günü olan 17 Nisan’da Özgürlük ve Onur Açlık Grevi eylemini başlattılar.
Mervan El-Bergusi, Kerim Yunus, Ahmed Saadat ve İbrahim Hamid’in öncülük ettiği direnişe 1600 esir iştirak ediyor.
5 Mayıs’ta Abbas Es-Seyyid, Hasan Selame, İbrahim Hamid, Nail El-Bergusi ve gazeteci Muhammed El-Gig’in de aralarında olduğu bir grup esir daha kardeşlerine destek vermek için açlık direnişine başladı.
Siyonist işgal rejimi zindanlarında 51’i kadın, 300’ü çocuk, 500’ü idari tutuklu ve 1800’ü hasta 6500 Filistinli esir insanlık dışı şartlarda yaşıyor.