Çünkü 12 yıldır Siyonist işgal rejimi, bölgedeki komşu ülkeler, uzaktaki düşman ülkeler ve yanı başındaki Filistin Yönetimi’nin ambargosu ve yaptırımları gölgesinde Ramazan’a girdi.
Dindaş ve Irkdaş yöneticilerin bitmeyen İHANET gölgesi, Siyonist Rejimin artan baskı ve saldırıları, Dünya Müslümanlarının ve Mustazaf Halklarının şerefli desteği…
Halkın yüzünde yakın ve uzaktaki düşmanlarla, dost gibi görünen ama temelde düşmanın safında yer alan sözde dost ve ırkdaşlarının yaptıkları zulmün yansımaları var. Gazze artık boş vaatlerden ve yalancı göz yaşlarından bıktı.
Siyonist İsrail’in Gazze’ye her saldırısında kınama açıklamaları ile gökleri inleten, kameralar karşısında lanetler yağdıran ama aynı anda Siyonist İsrail ile her türlü ilişkilerini sürdüren, onunla ticaret yaparak adeta Gazze’ye saldırı masraflarına sponsor olan Müslüman Ülkeler.
Herkesin ayrı bir acı ve zulüm hikâyesi var. Maaşlar kesilmiş, ilaçlar tükenmiş, elektriklerin şartelleri indirilmiş, krizler bezdirmiş ve boğucu ambargo ağırlaşmış.
Ama bütün bunlara rağmen sabırlı Gazze dimdik ayakta, yalçın dağlar gibi bütün zorluklara ve acılara direniyor. Camileri dolduruyor, ibadete devam ediyor, kuşatmanın son bulması, esirlerin ve Aksa’nın kurtulması, vatanın işgalcinin kirli çizmelerinin altından özgürleşmesi için Rabbine dua ediyor…
Gazze’nin camileri bolluk içinde yaşayan, özgür bir ortamda bulunan ve çok iyi imkanlara sahip olan birçok Müslüman ülkenin camilerinden daha diri, daha canlı ve daha bilinçlidir.