Filistin Halkı Tulkerem’de Şehidini Uğurladı

Şehidin bulunduğu Sabit Sabit Hastanesi önünde toplanan binlerce kişi şehidi hastaneden alıp ailenin görmesi için şehidin evine götürdü. Ailesinin şehidi görmesinden sonra şehidin naaşı camiye götürülüp cenaze namazını kılındıktan sonra mezarlığa götürülerek toprağa verildi.

Şehidi taşıyan halk direniş güçlerinden şehidin intikamını almalarını ve işgalcinin tecavüzlerine sert bir şekilde karşılık vermelerini istedi.

İşgal güçleri üç buçuk ay önce şehit ettiği Muhammed El-Cellad’ın cenazesini dün akşam Tulkerem’in doğusunda bulunan askeri kontrol noktasında teslim etti.

Şehit El-Cellad, geçen Kasım ayında işgal askerlerine karşı bıçaklama eyleminde bulunduğu iddiasıyla Havara beldesinde saldırıya uğramış, ağır yaralandıktan sonra tutuklanmıştı.

Diğer taraftan şehide yapılan otopsi raporuyla ilgili bilgi veren Esirler ve Özgürlüğe Kavuşanlar Heyeti, yapılan otopside, şehidin akciğerinin patladığını ve vücudunun göğüs tarafından açıldığını, ciğerinin parçalandığını ve vücudunda mermi parçalarının bulunduğunu, omurgasının parçalandığını, kemiklerinde kırıklıklar saptandığını, şehidin aldığı kurşun yaralarıyla göğüs kısmının ağır hasar gördüğünü belirterek, işgalcinin şehadet haberini iki gün sonra ailesine bildirdiğini ifade etti.

İşgal hükümetini ve hastanedeki doktorları şehidin vefatından sorumlu tutan Esirler Heyeti Başkanı İsa Karakı’, işgal hükümetinin ve cezaevi idaresinin şehidin sağlık durumunun ağır olduğunu bildikleri halde onu mahkemeye çıkarmadıkları gibi gereken tedaviyi de yapmadıklarını söyledi.

En son 25 Ocak’ta gıyabında yapılan mahkemede hastanenin sunduğu raporda esirin durumunun ağır olduğunu belirttiği halde işgal mahkemesinin esiri serbest bırakmadığını belirten Karakı’, şehidin hastanede yoğun bakım ünitesinden çıkarılıp iç hastalıkları servisine nakledildiğini ve durumu burada ağırlaştıktan sonra şehit olduğunu ifade etti.

Şehid El-Cellad, kanser ilacı almak için hastaneye giderken 9 Kasım 2016 tarihinde işgal askerlerinin ateşine maruz kalmış, ağır yaralandıktan sonra tutuklanmıştı.