Arabistan İstihbaratı, İsrail İle İşbirliği İçinde

Lübnanlı Gazeteci Muhammed Nassar, Suudi istihbarat servisi başkanı Halid el-Humeydan’ın Lübnanlı eski bir bakanla yaptığını iddia ettiği konuşmanın içeriğini paylaştı.

Suudi Arabistan istihbaratının Lübnanlı siyasetçilerden Saad Hariri, Velid Canbolat ve Semir Caca’ya Hizbullah’la savaşmaları için 6 milyar dolar ödediği iddia edildi.

Lübnanlı Gazeteci Muhammed Nassar, Suudi istihbarat servisi başkanı Halid el-Humeydan’ın Lübnanlı eski bir bakanla yaptığını iddia ettiği konuşmanın içeriğini paylaştı.

Lübnanlı Gazeteci Muhammed Nassar, Suudi istihbarat servisi başkanı Halid el-Humeydan’ın Lübnanlı eski bir bakanla yaptığını iddia ettiği konuşmanın içeriğini paylaştı.

Gazeteci Muhammed Nassar’ın iddiasına göre Suudi İstihbarat şefi Halid el-Humeydan, görüştüğü Lübnanlı eski bakana Saad Hariri ve onun müttefikleri olan Lübnan İlerici Sosyalist Parti Başkanı Velid Canbolat, Ketaib Partisi Başkanı Sami Cumeyyil ve  Lübnan Kuvvetleri Partisi Başkanı Semir Caca, Lübnan’daki Şii örgütlerle savaşmak için krallığın parasını çaldığını belirtti.

Onları Suudi Arabistan’ı arkadan hançerlemekle suçlayan Suudi istihbarat şefi, Semir Gaca’ya 500’er milyon dolarlık iki ödeme yaptıklarını öne sürdü.

Caca’nın kendilerine Hizbullah’la savaşmak ve Şiileri ülkeden çıkarmak için Lübnan’daki durumu alt üst edeceğini, kuzeyli gençlerden, silahlı Sünni paralı askerler oluşturacağını, onlara askeri eğitim vererek silahlandıracağını söylediğini belirten Suudi istihbarat şefi ancak Semir Caca’nın bunların hiçbirini yapamadığını söyledi.

Lübnan Güçleri Partisi, Kataeb Partisi’ne satın alacakları aktivistler ile Hizbullah’ın silahsızlandırılması ve 1559 ile 1701 sayılı BM kararlarının uygulanmasına yönelik olarak devrim adı altında sokak gösterileri yapmaları için 1 milyar Lübnan lirası ödediklerini belirten Suudi İstihbarat Şefi Humeydan, bunların hepsinin yalan çıktığını söyledi.

Semir Caca ve karısı Strida’nın Suudilerden aldıkları bu paralarla araziler, apartmanlar, saraylar, elmaslar ve mücevherler satın aldığını belirten Suudi İstihbarat Şefi Halid el-Humeydan, Lübnan İlerici Sosyalist Partisi Lideri Velid Canbolat’a da ilki 400 milyon dolar, ikinci de 600 milyon dolar olarak iki ödeme yaptıklarını söyledi.

Canbolat’a bu parayı, Dürzilerin Şiilerle mücadele için sağlık kurumları ve ekonomik kurumları kurması için verdiklerini belirten Humeydan, sonra bu paranın da Velid Canbolat’ın karısı Nura ve oğlu Teymur tarafından mülk satın almak için harcandığını öğrendiklerini söyledi.

Velid Canbolat ve yakınlarının verilen parayı nasıl kişisel servetleri için harcadığına dair çok ayrıntılı rakamlar, yer adları ve isimler veren Suudi İstihbarat Şefi Halid Humeydan, Ketaib Partisi Lideri Sami Cumeyyil’’e de 400 milyon dolar verdiklerini söyledi.

Humeydan, Sami Cumeyyil’in kendilerine “dengeleri Hizbullah’ın aleyhine çevireceğini, Lübnan kamuoyunu alt üst edeceğini, Trablus’tan gençlik grupları örgütleyeceğini ve kuzeydeki uyuyan terörist hücreler ve aşırı İslamcı gruplarla iletişim kurmaya çalışacağını” söylediğini ancak bu paranın bir kısmının boşa harcandığını, geri kalanıyla ise arazi, villa, mücevher satın alınıp bir kısmının ise Lübnan dışına çıkarıldığını söyledi.

Suudi İstihbarat Şefi Humeydan, “büyük müttefikimiz” diye alaycı bir dille bahsettiği eski Başbakan Saad Hariri’den de “yozlaşmasının ve hırsızlığının kokusu Lübnan’ı ve Suudi Arabistan’ı saran” kişi olarak söz etti.

Hariri’ye Şii kurumlarıyla mücadele edecek Sünni kurumlar kurması için 4 milyar dolar verdiklerini belirten Suudi İstihbarat Şefi Halid el-Humeydani Hariri’nin bu paralarla Trablus, Bekaa, Hermel, Beyrut hatta kendi şehri olan Sayda için dahi hiçbir şey yapmadığını söyledi.

Saad Hariri’den mankenlerin ve porno yıldızlarının bile yararlandığını; ama Lübnan halkının bundan yararlanamadığını belirten Humeydan, “Lübnan’a bir kuruş ödemek için bize bir sebep söyleyin. Emin olun ki Amerikalılar bile bizden istese artık size tek bir kuruş ödemeyeceğiz. Sizin suistimaliniz ve ihlaliniz yüzünden çektiklerimiz bize yeter” dedi.